İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) her yıl geleneksel olarak açıkladığı ‘500 Büyük
Sanayi Kuruluşu’ araştırması, tekstil ve hazır giyim sektöründe yaşanan ‘serbest düşüş’ün durduğunu ortaya koydu. ‘500 Büyük’ listesinde her yıl 3-5 firmayı kaybeden tekstil ve hazır giyim sektörü 2010’da sadece 1 fire verdi. 2010’da 8 yeni işletme listeye girerken, 9 işletme listeden çıktı. Böylece Advansa da dahil edildiğinde İSO 500’e giren dokuma, giyim ve deri sanayi işletmeleri sayısı 2010’da 52 oldu. Bu rakam bir önceki yıl 53 idi. İlk 500 şirket
içindeki sektör işletmelerinin sayısı 2002’de 111 iken, bu rakam büyük krizin yaşandığı 2008’e gelindiğinde 47’ye kadar düşmüştü. Yine İSO’nun araştırmasına göre 2009’da ilk 100 büyük şirket içinde sadece Sanko Tekstil ve Korteks Mensucat yer alırken 2010’da ilk 100’e Advansa da girmeyi başardı. Tekstil ve hazır giyim sektörü açısından bir diğer olumlu gelişme ise ihracat kaleminde yaşandı. İlk 500 içindeki tekstil ve hazır giyim şirketlerinin ihracatı yüzde 9.7 artarak 3.1 milyar dolar oldu. Bu rakam 2009 yılında 2.9 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmiş ve önceki yıla göre yüzde 22.6’lık kan kaybı yaşanmıştı. 2010 yılında sektörün kârında da artış yaşandı. Kriz yılı 2008’de zarar eden tek sektör olan tekstil ve hazır giyim, 2009’da 666 milyon lira kâra geçerken, 2010’da bu rakam 979 milyon liraya çıktı. 2010 yılında ayrıca çalışan başına kâr tutarında da yükselme görüldü. 2009’da çalışan başına düşen kâr toplamı 7 bin 637 lira olurken, bu rakam 2010’da 12 bin 957 liraya çıktı. 2010 yılında tekstil ve hazır giyim sektöründe bir başka sevindirici gelişme ise istihdam cephesinde yaşandı. ‘500 Büyük Şirket’ içindeki tektilcilerin istihdamdaki payı uzun bir aradan sonra ilk kez yükselişe geçerek yüzde 14.9’dan yüzde 15.1’e çıktı. Tekstil ve hazır giyimin 1982 yılında istihdamdaki payı yüzde 26.3 düzeyindeydi. Tekstil ve hazır giyim sektöründe bu gelişmeler yaşanırken, krizin izlerinin silinmeye başlandığı 2010’da sanayideki iyileşmenin arttığı görüldü. Araştırmaya göre 2010 yılında sanayici yeniden üretime döndü. ‘İSO 500’ araştırmasına göre 2010’da üretimden satışlar yüzde 21.8 artarken, kâr eden şirket sayısı da 412’den 434’e çıktı. Sanayiinin üretime daha fazla ağırlık vermesi Türkiye’nin geçen yılı yüzde 8.9’luk büyümeyle kapatmasında da etken oldu. Listede Anadolu kaplanı illerin gücünü artırdığı da görüldü. İSO 500’e Konya ve Kahramanmaraş’tan 7’şer, Denizli, Kayseri ve Adana’dan 12’şer, Gaziantep’den ise 16 şirket girdi. Küçük, İSO’nun geçmişte ifadeleriyle karamsar olmakla itham edildiğini hatırlatarak, “Biz ‘olaylara pembe gözlükle bakmıyoruz’ dedik. Bugün de kara gözlükle bakmamamız gerekiyor. Bu ortamda da biz kara gözlükle bakmıyoruz. ‘Kriz beklentisi içinde olmamak gerekir’ diyoruz. Esas olan yapmamız gerekenleri hatırlamaktır. Şu açıdan da memnunuz, bizce ekonomi yönetimdeki farkındalık fazlasıyla var. Bunun kararlılığa dönüşmesi, hayata geçmesi lazım. Bizim beklentimiz bu yönde” diye konuştu. Tanıl Küçük, üretimin ve ihracatınyapısının değiştirilmesi gerektiğini ifade ederek, ekonomi yönetimi ile ortak hareket etmenin önemine vurgu yaptı.