Türkiye’nin en köklü sanayi kuruluşlarından biri olan Lila Group, hali hazırda tekstil sektöründe faaliyet gösteren boyahane tesisine 55 milyon TL yatırım ve modernizasyon yapmak üzere düğmeye bastı.
Ülkemizin önde gelen sanayi kuruluşlarından Lila Group, tekstil sektöründe faaliyet gösterdiği boyahane tesisine yatırım yaparak kapasitesini büyütme kararı aldı. Grup, tekstil dünyasındaki son teknolojilerin kullanıldığı 55 milyon TL yatırım ve modernizasyon çalışmaları ile tesisin üretim verimliliğini yüzde 100 artıracak. Lila Group çalışmalarını ve yeni yatırım kararlarını Lila Group Yönetim Kurulu Üyesi Aydın Öğücü’den dinleyelim.
Sektörün önde gelen firmalarından biri olarak kısaca firmanız ve faaliyet alanlarınızdan bahseder misiniz?
“Türkiye’nin önde gelen sanayi şirketlerinden biri olarak Tekstil, Enerji, Hızlı Tüketim ve Kâğıt Üretim olmak üzere 4 farklı alanda faaliyet gösteriyoruz. Grubumuzun kökleri yaklaşık 100 yıl öncesine kadar uzanıyor. Şirketimizin temelleri ilk olarak Hasan Öğücü ve oğulları tarafından 1930 senesinde kurulan ilk ‘Çırçır ve Dokumacılık’ şirketi ile atılıp; Türkiye’de 1950’den itibaren başlayan sanayileşme hareketine paralel olarak gelişim ve ilerleme amaçları doğrultusunda, 1964 yılında Abdullah Öğücü önderliğinde ‘Güneydoğu İplik Sanayi’ şirketiyle devam etmiştir. 1984 yılında yine Abdullah Öğücü önderliğinde Marmara Pamuklu Mensucat ismi ile kurulan şirketimiz 90’lı yıllarda ‘Türkiye’nin en büyük entegre pamuklu iplik ve boyama’ tesisi haline gelmiştir. Boyahane faaliyetlerimiz Lila Group’un bugünlere ulaşmasında kritik rol oynadı. Alanımızda yurt içi liderliğimizi, yurt dışı pazarlara da yayarak tekstil alanındaki yoğun ve istikrarlı ihracatımız sayesinde şirketimiz, İstanbul İhracatçı Birlikleri ve İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri ihracatçıları birliği tarafından 90’lı ve 2000’li yıllarda defalarca ödülle layık görüldü. 2003 yılında tekstil sektörünün tamamlayıcı iş alanı olan boyahane alanına yatırım yaptık ve döneminin son teknolojisine sahip bir tesis kurduk. 2000’li yıllardan itibaren ülkemizin ihtiyaçlarını değerlendirerek tekstil dışında, yüksek katma değerli, ileri teknoloji gerektiren alanlara yönelmiş ve 2005 yılında enerji sektörüne giriş yaptık. 2006 yılında yatırım kararı almamızla beraber genel merkezimiz İstanbul’da olan Lila Kâğıt’ı yüzde yüz yerli sermaye ile Çorlu’da kurduk. Dünya standartlarında temizlik kağıtları üretme vizyonuyla üretime başladığımız günden bu yana yeni yatırımlar yaparak çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Yeni yatırımlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Üretim kapasiteniz, ihracatınız, hedef pazarlarınız hakkında neler söylemek istersiniz?
“Mevcut durumda 15 bin metrekaresi kapalı olmak üzere 20 bin metrekarelik boyahane tesisimizle Çorlu’daki üretim kampüsümüzde tekstil alanında da faaliyet gösteriyoruz. Doğrudan ve dolaylı olarak dünyanın önde gelen neredeyse tüm konfeksiyon alıcılarının tedarikçisiyiz. Tesisimizde ZDHC, Detox, Gots Organic, Repreve, Ekotex 100 Class 1, BSCI, ISO 9001, ISO 14001, ISO 18001, ISO 45001, ISO 50001 belgeli yüksek kalitede üretim yapıyoruz. Artan rekabet şartlarında hatalı üretim yapmanın maliyeti kârlılığı etkiliyor. Biz, müşterilerimize yüksek verimlilikle üretim yaparak boyalı iplik tedarik ediyoruz. Boyahane tesisimizde üretim kapasitemiz günlük 25-30 ton kapasiteye sahip. Tekstil iş alanımızda da 55 milyon TL değerindeki yeni yatırımımız ve modernizasyon çalışmalarımızla verimliliğimizi %100 artırmayı hedefliyoruz. Yapılacak modernizasyon çalışmalarını çok önemsiyoruz; çünkü kalite odaklı ihracat hedefimize hizmet edecek bu çalışma ile tüm makinelerin merkezi ve gerçek zamanlı kalite kontrolünü tam otomatik ERP entegrasyonlu MillMaster TOP adı verilen bir sistem ile sağlayacağız. Yani kaliteden ödün vermeden verimli bir üretim ortamı oluşturacağız. Ayrıca kurulduğumuz günden beri hassasiyet gösterdiğimiz çevre ve sürdürülebilirlik konularında da bize önemli değerler katacak bu yatırım ve modernizasyon ile toplamda yılda yüzde 30 enerji tasarrufu ve yüzde 25 su tasarrufu sağlayacağız. Mart başında faaliyete geçmesini hedeflediğimiz ek yatırımımızla tekstil sektöründe de ülkemiz ekonomisi ve istihdamına katkı sağlayacak olmak gurur verici.”
Virüsün hayatın akışını değiştirdiği bu günlerde yeni yatırım yapma kararını nasıl aldınız? Projelerinizde ve hedeflerinizde herhangi bir değişiklik oldu mu?
“Tekstil ürünleri, modern insan yaşamı için elzem. Türkiye her geçen gün dünya tekstil pazarındaki yerini kalite ve kapasitesiyle güçlendiriyor. Bu noktada her iş kolunda olduğu gibi tekstil sektöründe de işi doğru ve en verimli şekilde yapanlar her zaman büyüyerek yoluna devam ediyor. Günümüzde gelişen hızlı moda akımı üreticileri kısa dönemde mal tedarik etmeye sevk ediyor. Bu da kaliteden taviz vermeden, son tüketicinin tüm beklentilerini karşılayacak ürünlerin üretilmesi adına güncel otomasyon ve teknolojiye sahip yatırımları beraberinde getiriyor. Biz de Group şirketi olarak her zaman tüketicilerimize, müşterilerimize en son teknolojide ve kaliteli ürünleri sunmayı misyon edindiğimiz için sektörümüz, iş alanımız adına yatırım yapmaya her zaman sıcak bakıyoruz. Ayrıca ülkemizin önde gelen temizlik kâğıdı üreticilerinden biri olarak pandemi döneminde üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle hareket ettik. Yeni tesis yatırımımızla içinde bulunduğumuz COVID-19 salgın sürecinden dolayı artan talebi karşılama konusunda da büyük katkı sağladı. Bu dönemde de Boyahane dahil yatırımlarımıza ve çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Önümüzdeki süreçte gerek ulusal gerekse uluslararası arenada firmanız adına ulaşmayı planladığınız hedefler nelerdir? Bu konuda yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
“2020 yılını 1,3 milyar TL ciro ve yüzde 25’in üzerinde bir büyüme ile kapattık. Ciromuzun büyük bir kısmı 5 kıtaya yaptığımız ihracatlardan geliyor. Lila Group olarak tüm faaliyetlerimizle 100 milyon dolar ihracat ve toplamda 300 milyon dolar ciro hedefimiz bulunuyor. 2021 yılında var olduğumuz alanlarda sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla ihracat ve yeni pazarlar odaklı, katma değeri yüksek olacak faaliyetlere odaklanacağız. Mevcutta ihracat yaptığımız ülke sayısını yeni yatırımlarımızın da etkisi ile 25-30 ülke ekleyerek pazar payımızı büyütmeyi ve 40 milyon tüketiciyi ürünlerimiz (yarı mamul/mamul) ile buluşturmayı hedefliyoruz. Kağıt iş alanımızda Amerika, tekstil iş alanımızda ise yakın Avrupa hedeflediğimiz pazarlardan. 2019 rakamlarımıza göre TİM ilk 1000 listesinde ilk 200 içinde yer alıyoruz. 2021 için hedefimiz 40-50 basamak yükselmek ve ilk 150 içinde yer almak. Orta vadeli hedefimiz ise Türkiye’nin en büyük 100 sanayi kuruluşu arasında yer almak.”
Ürünlerinizin çevre ve insan sağlığı açısından durumu nedir? Sürdürülebilirlik sizin için ne ifade ediyor?
“Lila Group olarak, kurulduğumuz günden bu yana topluma, doğaya, çevreye ve insanlığa yararlı olmak, değer katmak için çaba gösteriyoruz. Tüm ticari beklentiler bir yana; kendimizi ülkemizin değerlerini yükseltmek ve toplumumuza fayda sağlamak anlamında sorumlu olduğumuzu düşünüyoruz. ‘Sürdürülebilirlik’ kavramının kaynakların bilinçli bir şekilde tüketilmesi ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarının karşılanması yani bugünün ihtiyaçlarını karşılarken gelecek nesillerin ihtiyaçlarının da sağlanması anlamına geldiğine inanıyoruz. Sürdürülebilirliğin üç ana başlığı olan çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirlik konularında adımlar atmaya devam ediyoruz. 2020 yılı mart ayı itibariyle faaliyete başlayan yeni tesisimizde çevre konusunda sektörümüzde ilkleri hayata geçirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Son teknoloji ile donatılmış tesisimiz şu anda mevcut olan en çevreci, karbon ayak izi en düşük makinelere sahip. Yeni tesisimizle birlikte; Yağmur suyu toplama projesi, İleri derece enerji sağlayan elektrik sistemleri projesi, Akıllı havalandırma sistemi projesi, Atık ısı üreten kaynakların toplanarak tekrar üretim sürecine kazandırılması projesi gibi farklı projelerle sürdürülebilirliğe katkı sağlamayı hedefledik. Kağıt iş alanındaki yeni tesis yatırımlarımızla beraber mevcut makinelerimizin de güncellemesini yaptık ve böylece enerji tüketiminde %10’un üzerinde bir tasarruf yapmış olduk. Ayrıca tekstil iş alanında ise Lila Boyahanesi ile ilk günden itibaren çevreye zarar vermeyen boya ve kimyasallar kullanarak üretim yaptığını özellikle vurgulayabilirim. Boyahanemizde son yıllarda artan geri dönüşüm özelliği taşıyan iplikler, organik iplikler, antibakteriyel, organik, boyayarak satışa sunmaktayız. Bunun yanı sıra yeni yatırımımızla da yılda %30 enerji tasarrufu, %25 su tasarrufu sağlamış olacağız.”
COVID-19 salgını sonrası Türkiye’de ve dünyada sektörü nasıl bir gelecek bekliyor. Öngörüleriniz nelerdir? Firma olarak nasıl bir yol haritası izleyeceksiniz?
“Temizlik kağıdı iş alanı için baktığımızda 2020 yılında sektör için her ne kadar ev içi kullanım talebi artsa da ev dışı tüketim azaldığı için dengeleme/koruma yılı olarak adlandırmak mümkün. Pandemi etkisi sonlanır ve normalleşme olursa 2021 yılı sektörümüz için az da olsa büyümeyi getirir. Tekstil iş alanı için baktığımızda ise 2020 yılı sektörümüzü zorlamış olsa da biz yatırım kararımızı bu zorlu yılda aldık yani sektörümüze dair halen yapacaklarımız olduğunun farkındayız. Dolayısıyla Lila Group açısından 2020 yılı yatırımlarımız kaynaklı büyüme yılı olarak tanımlanabilir ve 2021 yılı bu yatırımların etkisi ve yeni yatırımlarımızın da faaliyete geçmesinin etkisi ile büyüme yılı olacaktır. Lila Group için 2021 yılı büyümesinin hem iç pazarda hem de yeni müşteriler/ülkeler kaynaklı dış pazar kaynaklı gerçekleşeceğini düşünüyoruz.”
Lila Group to expand textile investments
Being one of the Turkey’s oldest industrial companies, Lila Group pushed the button to implement a 55 million TL investment and modernization process on their dyehouse already operating in the textile sector.
Lila Group, which is one of the leading industrial companies in Turkey made a corporate decision to increase production capacity by investing more on the dyehouse facility. The company is to increase the production efficiency of the dyehouse by 100% with 55 million TL investment and modernization, thanks to the latest technologies to be equipped. Let’s take a listen to Aydın Öğücü, a member of the Board of Directors at Lila Group about their recent investment decisions.
You are one of the leading companies in the sector; will you please tell us briefly about your company and your fields of activity?
“As one of Turkey’s leading industrial companies, we operate in 4 different areas; textile, energy, fast moving consumer goods (FCMG) and paper production. The roots of our company date back to about 100 years ago when the foundations of our company were first built on a ‘ginning and weaving” company established in 1930 by Hasan Öğücü and his sons. Then came 1964 when ‘Güneydoğu İplik Sanayi’ was founded under the leadership of Abdullah Öğücü, parallel to Turkey’s economical objectives’ industrialization movement since 1950. The company grew bigger by the establishment of ‘Marmara Pamuklu Mensucat’ in 1984 under the leadership of him again. The mentioned company proved to have been the ‘Turkey’s largest integrated cotton yarn and dyeing’ facility in the 90’s. Our dyehouse activities played a critical role in helping Lila Group to be what it actually is today. Our company was awarded plenty of times in the 90’s and 2000’s by the Istanbul Exporters’ Association and the Istanbul Textile and Raw Materials Exporters’ Association; all thanks to our regular determination on intensive focus on export and we decided to make investments on a dyehouse in 2003; dyehouse, as is common to sector members, is a complementary but an indispensible part of our sector. We established the facility with the latest technology available then. As of the beginning of the millennium, we looked deep into the needs of our country and decided to be a key player in the energy sector -apart from textile- in 2005 as it is an area of high added value, requiring advanced technology. Then came paper production investment decision in 2006. Headquarted in İstanbul, Lila Kağit was founded in Corlu with 100% domestic capital. We have been keen on expanding our work by pursueing new investments since the date we commenced production with the vision of producing top quality cleaning papers.”
Could you inform us of your new investments? What would you like to say about your production capacity, export and target markets?
“Presently, we have been operating in the field of textile in our production complex situated in Çorlu Province with our 20000 sqm dyehouse facility, 15000 sqm of which is closed. We are a direct and indirect supplier of almost all the world’s leading apparel buyers. We execute high quality production with leading accreditation certificates such as ZDHC, Detox, Gots Organic, Repreve, Ekotex 100 Class 1, BSCI, ISO 9001, ISO 14001, ISO 18001, ISO 45001, ISO 50001. Due to the strict competition conditions, the cost of producing faulty, irregular products affects profitability. We supply dyed yarn to our clientele through production of high efficiency. Our production capacity in our dyehouse has a daily capacity of 25 to 30 tonnes. We aim to promote our productivity by 100% with our new investment of 55 million TL . We consider modernization processes critically significant as we are to conduct centralized and real-time quality control of all machines with a system called MillMaster TOP with fully automatic ERP integration, which will eventually serve our quality-oriented export target. Namely, we will create an efficient production environment without sacrificing quality. In addition, such an investment and modernization process will put us at a premium in environmental and sustainability issues, which we have been sensitive to since the day of our foundation. We are expecting a total of 30 % energy savings and 25 % water savings annually. We are proud to contribute to the national economy and betterment of employment rate of our country with our additional investment, which we are planning to put in operation at the beginning of March.”
How dare, if you will, did you decide to make an investment of such volume in these days when the virus still keeps dominating the flow of life? Are there any changes in your projects and objectives, whatsoever?
“Textile products are essential for modern life. Turkey strengthens its stance in the global textile market with its quality and increasing capacity each day. In this regard, as it is in every business line, those who do the job right and most efficient way successfully proceed on their way. Today’s developing fast fashion trends drive manufacturers to supply goods in the shortest term they ever can. Naturally, it requires investments with up-to-date automation and technology so as to produce goods that will satisfy all expectations of the end-user without sacrificing quality. As a group company, we have always adopted the mission, which is, to provide our consumers with the latest technology and quality products. Therefore, we always look forward to investing on behalf of our sector. In addition to all that, being one of the leading cleaning paper producers in our country, we worked with a sense of responsibility during the pandemic period as well. Our new investment made great contribution to meeting the increasing demand due to the COVID-19. As for the present period, we go full steam in terms of both investments and day-to-day operations.”
What are the objectives you plan to accomplish on behalf of your company both domestically and internationally in the upcoming period? Could you tell us about what you have been up to about it?
“We managed to finalize the year 2020 with a turnover of 1.3 billion TL and a growth of over 25%. A major portion of our turnover came from export to 5 continents. As Lila Group, we have an export target of 100 million $ and a turnover of 300 million $ in total. In 2021, we will be focusing on export, new markets and activities that will return with high added value in order to secure our sustainability. By adding 25 to 30 countries do we aim to increase our market share, with the effect of our new investments and to have 40 million consumers use our products (semi-products / full-products). American markets for paper and countries in close proximity in Europe for textile are the only two target markets. According to our 2019 figures, we are among the top 200 of TIM’s (Turkish Exporters’ Council) top 1000 list. Our goal for 2021 is to rise 40 to 50 steps to be among the top 150. Our medium-term goal is to be listed among the Turkey’s top 100.”
How about human health and environmentally friendlines of your products? What is sustainability to you?
“Lila Group always strives to be beneficial and adds value to our community, our one and only nature, and humanity since the very first day we were founded. Putting aside all commercial expectations, we consider Lila Group fully responsible for raising the values of our country and helping our society for betterment. Each and every single member of Lila Group believes that the ‘sustainability’ means consuming resources consciously and meeting the needs of future generations; that is, meeting the needs of future generations while meeting the needs of present day. We proceed to take steps in environmental, social and economic sustainability issues, the three primary fields of sustainability. In our new facility that started running as of March 2020, we are happy to have implemented the pioneers in our sector in terms of better environment. Our facility, equipped with the cutting-edge technology, has the most environmentally-friendly machinery that will bring out the minimum carbon footprint that is currently ever possible. We aimed to contribute to the issue of sustainability with different projects such as ‘rainwater collection project, electrical systems project that provides huge volume of energy, smart ventilation system project, and lastly, the project of collecting waste heat and having it treated through the production process. Along with our new investments in the paper business did we also update our existing machines on our inventory, which save over 10% in energy consumption. I’d like to pinpoint that -as of the very first day of operation- Lila Dyehouse uses dyes and chemicals that do not harm the environment. In our dyehouse, we offer our clientele with recyclable organic yarns, dyed with antibacterial and organic dyes in recent years. Last but not least, we will have 30% energy and 25% water savings annually with our new investment.”
What future do you think is ahead of the sector during the post-Covid-19 period? What are your predictions and your road map, accordingly?
“When one looks into the paper business, one may possibly call 2020 ‘the year of balancing / protection’ since the consumption outside residences decreases, even though the demand for domestic (home) use increases for the sector in 2020. Once the pandemic effect is terminated and normalization occurs, 2021 will bring somewhat little growth for the industry. Despite the fact that the year 2020 was severe and challenging to textile world, we moved on for our investment decision under such difficult circumstances; we are aware that we still have a lot to do and a long way to go for our sector. Lastly, 2020 for Lila Group can be defined as the ‘year of growth’ thanks to our investments, and 2021 will be yet another year of growth with the progressive impact of those investments and the investments to come, we think that the growth in 2021 for Lila Group will be realized both in the domestic and international platforms, which we think is likely to occur, thanks to potential customers / countries.”
#Lila Group #yatırım #üretim #modernizasyon #Aydın Öğücü #tekstil #hazırgiyim #boyahane #iplik #kumaş #sürdürülebilirlik #antibakteriyel #investment #dyehouse #recyclable organic yarns