Son dönemde küresel ölçekte Covid-19 vaka sayıları genel olarak aşağı yönlü bir seyir izlemeye başladı. Bunun neticesi olarak da yüksek aşılama performansı sergileyen ülkelerde kısıtlayıcı önlemler gevşetiliyor. Aşılamanın hız kazanmasıyla birlikte kısıtlayıcı önlemlerin gevşetilmesi küresel ekonomik görünümdeki iyileşmeyi destekliyor. Hazır giyim ve konfeksiyon sektörünü incelediğimiz zaman, dünyadaki konfeksiyon makineleri üreticileri de dahil olmak üzere tüm tekstil değer zinciri salgından sert bir şekilde etkilendi. Pratik olarak incelenen tüm segmentler 2020’de farklı derecelerde olumsuz etkilendi. Bununla beraber firmaların 2021 ve sonraki yıllar için 2024’e kadar, ciro beklentileri olumlu. Küresel düzeyde, ciro beklentileri özellikle 2021 ve 2022 için güçlü. Bu da şirketlerin güçlü bir iyileşme beklediğinin bir göstergesi.
Türkiye ekonomisi 2021’in ilk çeyreğinde, yurt içi talebin güçlü seyretmesinin yanı sıra küresel ekonomik aktivitedeki toparlanmaya bağlı olarak dış talebin iyileşmesinin desteğiyle yüksek bir büyüme performansı sergiledi. Yatırım harcamalarının yanı sıra net ihracat kaleminin de uzun bir aradan sonra büyümeye katkı sağlaması olumlu gelişmeler olarak kaydedildi. Salgının ve aşılama çalışmalarının seyri ve bu seyrin hizmetler sektörüne yansımaları ekonomik aktivite üzerinde belirleyici olacak. Ülkemizin büyüyebilmesi için ihracata ihtiyacımız var.
Pandemi süreci, dünyaya da bizlere de çok şey öğretti. Bir ülkenin geleceği için üretimin ne kadar anlamlı olduğunu hepimiz görmüş olduk. Bildiğiniz üzere hazır giyim sektörü, Türkiye’yi dünyaya tanıtan ve katma değer sağlayan bir sektördür. Sadece tekstil sektörü olarak 201 milyar TL değerinde üretim potansiyeline sahibiz. Bu yıl tekstil sektöründe dünyanın en büyük 5. İhracatçı ülkesi konumuna gelmiş bulunuyoruz. 2021 ihracatımız büyük bir ivme ile devam ediyor. Dönemin getirdiği değişikliklere çabuk uyum sağlanması, konfeksiyon sektöründe tüm dünyada rekabetçi kalmasını sağladı. Ülkemiz sanayisinin tedarik zincirin altyapısının sağlam olması, değişimlere adapte olmakta çok önemlidir. Tedarik zincirinin ön önemli halkalarından bir tanesi de ülkemizin lokomotifi konumundaki konfeksiyon yan sanayidir. Tedarik zincirindeki değişimin ülkemize sektörümüze yaradığını söyleyebiliriz. Sektörün de buna hazırlıklı olduğunu biliyoruz. Konfeksiyon sektörü, tüm ürün gruplarında, tasarım ve inovasyon kabiliyetinin ve ihracatta başarının yükseltilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Türk hazır giyim sektörü, hammadde artışına ve diğer olumsuzluklara rağmen, pandemide bile büyümesini sürdürmeyi başardı. Giyim sektörünün üreticileri tasarımdan etikete, ürünün içeriğinden hammaddeye kadar birçok alanda kaliteden ödün vermeden en iyi ürünleri üretmeye özen gösteriyor.