Küresel aktörler, Dünya Ekonomik Forumu (World Economic Forum) vesilesiyle Davos’ta buluştu.
ABD ve AB kaynaklı krizlerin küresel yansımaları, bu yılın oturumlarına da damgasını vurdu.
Kafaları tırmalayan soru belliydi:
-Ne yapalım da finansal istikrar delinmesin, kriz olmasın?
Bu kapsamda, özellikle AB’nin bankacılık sektörüne yönelik mevcut ve muhtemel düzenlemeler ele alındı. Tartışma, her zaman olduğu gibi iki farklı eksene yoğunlaştı.
-Oyunun kurallarını değiştirelim
-Oyunun kurallarına dokunmayalım, sistemin içinde çözüm arayalım
Anlaşıldığı kadarıyla, oyunun kurallarını değiştirmeyi
hedefleyen çözümlere pek sıcak bakılmıyor. Oyunun kuralları içinde yeni arayışlar sürüyor.
***
Şurası kesin.
İster ulusal, ister küresel düzeyde olsun, sonuç değişmiyor:
-Taşınamayacak riskleri barındıran bir finansal düzen, kriz patladığında, deprem dalgalarının şiddetini artıran gevşek bir zemini çağrıştırıyor. Kolay kolay dikiş tutmuyor.
Ne var ki..
Gerek AB’nin karar organları ve gerekse geçen hafta Davos’ta tartışan taraflar, AB kaynaklı kriz ve Euro Bölgesi’nin geleceğine ilişkin ikna edici bir perspektif sunamıyor.
Aslında, küresel egemenler, bindikleri dalı kesmiyor. Her nedense, samanlıkta kaybettikleri yüzüğü, bahçede arıyor ve bulamıyorlar!
***
Nasıl mı?
Daha önce de yazmıştık.
Biz bu filmi defalarca gördük. Bir taraftan:
-Finansal balonların üremesi ve semirmesi için her türlü ortamı hazırlayacaksınız
-Finansal inovasyon adına, bilançoları mayınlarla donatacak, riskleri tırmandıracak ve küreselleştireceksiniz
Diğer taraftan:
-Para otoritesine ve regülasyondan sorumlu özerk kurullara, balonları koklama ve izleme, gerektiğinde müdahale etme görevi vereceksiniz
-Kriz patladığında, piyasalara likidite veren merkez bankalarını yangından sonra su sıkmakla suçlayacaksınız!
Yeri geldiğinde..
Finansal krizleri, steril ortamda çözüm bekleyen bir “mühendislik hatası” olarak takdim edeceksiniz.
***
Buna ne derler?
Buna, “Tavşana kaç, tazıya tut” politikası derler.
Netice itibariyle..
-Balondan terazinin, tezekten olur dirhemi!
Bilmem anlatabildim mi?